Örtmenim!
Zabanan zorunan gışın gününe gahtıh uyhulu gozlerinen, suluhta hemen yalandan yüzümüze iki su çarptık. Soba zorlu yanıyordu güğüm tren gibi çusuluyu buharı duman gibi atiyodu, iyice mayıştık derken sofra guruldu. Anam iyi bir cokelik dürümü ile çay verdi yiyorduk ki babam geldi. Bunlara sütlü bulgur çorbası ver ki gafalari calişa ,çay içirme diyi herslendi. Sütlü bulgur çorbasıda zabanan içilir mi diyi babama icerlendim. Anam gara önlükle beyaz yakaligimizi takip ,aman cibelmiyin mısmıl durun okulda diyi nasihat etti.
Biz daha gapidan çıkar çıkmaz mesetgayadan teze yagmış garda gayarak indik, pontulumuz ıslandı. Gopa gopa uşahlara gar topu ata ata giderken okulun önünden sesler yükseliyordu. Oo Emine Öğretmen gar topu oynuyordu.Aman ha yavaş canınızı yakmayin diyide tembihliyodu. Bazi arkadaşlar da hec duymuyo tembihi gar topunu iyice sıkıp can yakma peşindeydi. Örtmenim şu bana çok sert vurdu diyi şikayet ederken Emine Öğretmen anlamış olacak ki tadı kaçıyor hemen bitirdi. Andimiz için sıra olup beklerken hafif üşüme başlamıştı.
Gopa gopa sınıfa giderken içerden Cizre kömürü ile güpür güpür olmuş sobanin etrafını doldurduk, o onu yitiyor öteki berikini yiterken bir ses geldi aman uşahlar üstünuzu başınızı yahmayin diye. Bu emektar Hasan amca idi, temizlik soba vb tüm isler onundu. Sinif başkanı örtmen geliyo valla adınızi yazarım ha diyi tehdit ediyordu. Kim diniyosaa hepimiz zaten cibeliyorduk, sanki yıllar sonra bu anlarin diyetini ödeyeceğimizi bilmeden ,masal gibi masalın içinde bir köy okulunda sobanın sıcağında okuma dersinde ki hikâyenin gizeminde yarı uykulu halimizle huzurun koynuna yolculuk ediyorduk.
Tırnaklar kontrol edilir, mendillerin üzerine eller dizilirdi. Katılımlı dersler yapılır,herkes kendince derse katılırdı. Hayal dünyamızı geniş tutardı öğretmenim teşvik eder gelişime çok katkı sağlardı. Ama en çokta hoşuma giden şimdilerde hatırladıkça ilk ders günün olay ve haberleri olurdu. Radyosu olan radyodan , televizyon çok yoktu ellâem ekseriyetle köyden haberler çoktu. Hacı Ömer Hocanın merkebini kurt yemiş Örtmenim diyen ,Gumtuyanın uşahları reno 11 almış diyenler,hele kimin kızı gacmis diyen , Çerkez emminin ineği guzladi diyen ….Uzar giderdi çocukça ve samimi ortamın huzurunda haberler☺️…
Fedakar cefakar sabrlı erdemli bir eğitimin öğretmenleri tarafından güzel bir ahlak ve edep ile saygı sevgi çerçevesinde hepimiz okuduk, kimi çöpçü kimi profesör oldu.Zaten hepimiz profesör olmayacaktık bu memlekete her meslek dalı gerek birbirimiz için işleyen çarklarız.Ama adabı muaşeret,saygı sevgi,insan olabilmek işte bu en mühimiydi.Gunumuzde öğretmen denilince ilkokulu anımsamak aslında o yaş grubundaki dogru dokunuşların hayatımızda ne kadar etkili olmasıyla ilgilidir.
Biz bir hayal gurup peşine düşmedik ,okuyun mâmir olun dediler, sigortalı işler bulun dediler. Köy işlerinin sonu yok bugun var yarin yok dediler. Huzurlu mutlu olun dediler. Harmanda dağda bayırda irezil olmayin dediler. Ve sürdüler… Huzurun , mutluluğun koynundan, kerpicten evlerin samimiyetinden soğuk betondan şehirdeki hapishanelere savrulduk ,kimi tutuklu kimi hükümlü kimi sürgün. Hakimi çocukluğun ve şahidi kalbin iken kaybeden sen oldun. Faili meçhul olduk daha iyi daha mutlu yarınlar için bahşedileni terkederken. Bir timinna al ölç kâr da senin zarar da… İlkokul yıllarin olmasa bir iz bulup kayıp ilanı verdiğin kendini bulabilir mıydın ellâem.
Başımız hep köye dönük ve biraz eğik…Mahcup ve mahzunuz ama mayamız anılarımız sağlam insan olmaya yonelik adam olmaya yönelik eğitimimiz çok şükür tam oldu. Ogretmenlerimiz Hasan Hüseyin Yıldırım, Döndü Yıldırım ,Hüseyin Serçe ‘nin de emekleri tabiiki çok üstümüzde ama bende yeri ayrı olan Emine Serçe öğretmenimin hakkı ödenmez.40 yaşında ilkokul yıllarında beni okumaya yazmaya yatkın olmamda hakkı çoktur.Okuma yarışması yapardı kelime sayardı en çok kelime okuyan birinci olurdu.Ve bu beni hep okumaya yoneltirdi ne görsem okurdum, fite yağı tenekesinin üzerini dahi minik yazılarına dek okurdum.Makam mevkii sahibi değil insan olmayı insanca yaşayabilmeyi ,adam olmayı adam gibi yaşamın devamlılığını, vefayı, saygıyı adabı muaşereti gerek ilkokulda gerek Malatya İmam Hatip lisesi ‘de çok iyi öğrettiler. Allah razı olsun bana bir harf öğreten tüm öğretmenlerimizden ,hürmet eder ellerinizden öperim…
-
Göztepe ve Tandoğan’da Rezerv Alanları Yükseliyor
-
Sadıkoğlu: “22 ayda ne düzeldi de süre bitti!”
-
BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ KASIM DÖNEMİ MECLİS TOPLANTILARININ VI. BİRLEŞİMİ YAPILDI
-
MESOB Başkanı Keskin, Şimşek’e Seslendi: “Malatya’yı Görmeden Karar Vermeyin”
-
SEVGİ VARSA ENGEL YOKTUR
-
‘Yeşilyurt Genç Meclis’ İçin 321 Kişi Kayıt Yaptırdı